Mazeret izni, TBMM Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda görüşülürken 16 yaş sınırı ila tertiplenmek istenmiştir. Yani 16 yaşından büyük çocuğu olan çalışan bu izni kullanamayacaktı. Engelliliğin yaşa tabi olarak arttığı ve 16 yaş sınırlamasının, pratikte adaletli olmayacağı gerekçeleriyle Komisyona verdiğim rapor öneme alınmış ve 16 yaş sınırı kaldırılmıştır. Buna ilave olarak; Çalışanlara dair düzenlemelerin yalnızca 657 amacıyla yapıldığını dahi öneme alarak, söz hususu engellilik olduğunda düzenlemelerin bütün çalışan kanunlarına işlenmesini talep ettim. Ve sunduğum bu öneride öneme alınmış, kanun maddesi bütün çalışan kanunlarına işlenmiştir. Dolayısıyla hangi kanuna tabi olunursa olsun bütün çalışanlar bu haktan yararlanmaya başlamışlardır.
Gelen problemler arasında bu iznin talep edilmesinde, tüketiminin nasıl olacağı konusu ile alakalı amirin ve izni talep edenin mevzuya hâkim olmadığı, hükmü değişik değerlendirdikleri görülmüştür. Bu sebeple hükmün değerlendirilmesinde nelere dikkat edilmesi gerekliliğini bildirime çalıştım. Mazeret izninin uygulanmasına dair bir Yönetmelik hükmü ya dahi resmi görüş yoktur. Bu sebeple kanun maddesindeki ifadelerden yola çıkarak, aplikasyon temelleri alttaki gibi değerlendirilmiştir:
Bu müsaade yalnızca çocuklar namına tüketilir. Eş, anne, baba namına talep edilemez. Çocuğun yaşı mühim değildir. Bu müsaade iki halde tüketilir. Bunlar:
a) Çocuğun en az % 70 özürlü olması ya dahi 20 Şubat 2019 tarihinde yürürlüğe giren Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi ile alakalı Yönetmeliğe (ÇÖZGER) göre raporunda; 5.kategori olan “çok ileri düzeyde hususi ihtiyacı var” ifadesi yazılı olanlar %70-79 özürlü, “belirgin düzeyde hususi ihtiyacı var” ifadesi %80-89 özürlü, “hususi şart ihtiyacı var” ifadesi %90-99 özürlü sayıldığından ÇÖZGER raporunda bu ifadelerin sahip olunan olması,
b) Çocuk her hangi bir mani oranına sahip olmasa dahi müzmin (müzmin hastalık) bir hastalığa sahip olması.
Bu müzmin hastalıklar; Tip 1 ve yahut Tip 2 Diyabet hastalığı, Çölyak, böbrek yetmezliği, Metabolik hastalıklar ve benzeri. grubunda olan hastalıklardır. Bu hastalıklara dair ilaç raporu ya dahi vaziyet bildirir rapor ya dahi epikriz raporu; müzmin hastalık olduğunun tespitinde kullanmak mümkün.
Açıklama: 20 Şubat 2019 tarihi evveli eski Yönetmeliğe göre alınan özürlü sıhhat raporları zamanı içerisinde geçerli olmasından, zamanı içerisinde kurumlarca tekrar rapor istenmez.
Sadece özürlü sıhhat raporuna ya dahi müzmin bir hastalığa sahip olunması bu izni talep hakkı vermez. Bazı aileler, müsaade talebinde özürlü sıhhat raporu/ÇÖZGER raporu/müzmin hastalık raporunun yeterli olduğunu düşünür. Ancak, bu raporların zenginliği müsaade talebinde tek başına yeterli değildir. % 70 ve üzeri özürlü olan ya dahi müzmin bir hastalığa sahip olan çocuğun; hükümde yer alan “hastalık raporunun’’ olması yani çocuğa dair aktüel hastalık raporunun olması şarttır.
Hastalık raporu; özürlü ya dahi müzmin hastalığı olan çocuğun rastgele bir hastalık durumunda hekimden alacağı rapordur.
Hastalık raporu; Aile Hekimliği/hususi hastane/eğitim soruşturma hastanesi/üniversite hastanesi/devlet hastanesi/hususi doktor muayenesi neticesinde tek hekimden alınabilir. Hükümde; raporun alınacağı hastane/doktor özellikleri konusu ile alakalı kısıtlayan bir hüküm yoktur. Bunun beraberinde hususi doktor hastalık raporlarının, Sağlık Bakanlığına tabi hastanelerden onaylatılmasına yönelik Devlet Personel Başkanlığına dair bir görüş dahi yoktur. Bunun beraberinde çocuğun, kim yönünden doktora götürüldüğü, raporun kimin yönünden alındığı mühim değildir.
Çocuğunu her hangi bir araştırma ya dahi tedavi amacıyla hastaneye götürenler (çoğu çocuğun rutin tetkikleri vardır ve bu müsaade hakkı verilene kadar, anababa bu işlemler amacıyla yıllık müsaade alabilmek mecburiyetinde kalıyordu); hekimden çocuğun tetkiklerini, tedavisinin ya dahi takibinin yapıldığı ve işlemlerin devam ettiğine dair yazı alarak, bu evrak ila bahane izni talebinde bulunabilirler.
Kullanılacak iznin zamanı, hükümde dahi belirtildiği gibi; tamamını ya dahi bölerek kullanmak izni kullanacak bireyin beyanına bağlıdır. Hastalık Raporunda zaman vurgulanması gerekmez. Belirtildi şayet dahi ne kadar müsaade kullanacağın, çalışan bizzat karar verir. Hastalık raporundaki yazılı zamanın öneme alınacağına dair idareci yönünden baskı yapılamaz. Çünkü yasada hastalık raporundaki müsaade süresinin öneme alınacağına dair bir hüküm yoktur.
Bu iznin verilmesi amirin takdirine tabi değildir. Gerekli şartlar sağlanmışsa ve şunlar belgelendiyse (özürlü sıhhat raporu, hastalık raporu, müsaade talep formu) müsaade hakkı elde edilmiş olur. Çalışan, söz hususu belgeler ila beraber kurumundan müsaade talebinde bulunur.
Bu izni, çalışan anne ya dahi babadan yalnızca biri kullanacaktır. Dolayısıyla bir çocuk amacıyla bir sene içerisinde kullanılacak müsaade miktarı; en çok 10 gündür. Örneğin çocuğun hastalığında ilk 5 günü anne kullandı şayet geri artan 5 gün baba yönünden kullanmak mümkün. Ya dahi geri artan 5 günün 3 günü anne yönünden, 2 günü baba yönünden kullanmak mümkün.
Annenin çalışmıyor olması, çocuğun hastalanması durumunda bu iznin baba yönünden kullanılmasına mani bir vaziyet değildir.
MAZERET İZNİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER
Mazeret izni 20 Şubat 2014 Torba Yasa (6525 sayılı Kanun) ila ve sonrasındaki düzenlemelerle alttaki çalışan kanunlarına işlenmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu 104.Madde (e) fıkrası: “Memurlara; en az yüzde 70 oranında özürlü ya dahi müzmin hastalığı olan çocuğunun (çocuğun başı bağlı olması durumunda eşinin dahi en az yüzde 70 oranında özürlü olması kaydıyla) hastalanması durumunda hastalık raporuna dayalı olarak anne yahut babadan yalnızca biri yönünden kullanılması kaydıyla bir sene içerisinde toptan yahut bölümler durumunda on güne kadar bahane izni verilir.”
Bu hüküm tıpkı ifadeler ila alttaki çalışan kanunlarına işlenmiştir. 926 sayılı TSK Personel Kanunu126. Madde (f) fıkrasına,
3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu11. Madde (ç) bendine,
6.6.1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ila yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslara ilave madde olarak işlenmiştir (Ek: 30.6.2014-2014/6576).
Ayrıca 4857 sayılı İş Kanununa Nisan 2015’ dahi Ek Madde 2 olarak işlenmiştir. İş Kanununa işlenen hüküm şudur:
Ek Madde 2- İşçilerin en az yüzde yetmiş oranında özürlü yahut müzmin hastalığı olan çocuğunun tedavisinde, hastalık raporuna dayalı olarak ve çalışan ebeveynden yalnızca biri yönünden kullanılması kaydıyla, bir sene içerisinde toptan yahut bölümler durumunda on güne kadar ücretli müsaade verilir.”
Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların(6.6.1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ila yürürlüğe konulan) 9. Maddesinin sonuna alttaki fıkra eklenmiştir (16 Ağustos 2014).
“Sözleşmeli personele; en az yüzde 70 oranında özürlü ya dahi müzmin hastalığı olan çocuğunun (çocuğun başı bağlı olması durumunda eşinin dahi en az yüzde 70 oranında özürlü olması kaydıyla) hastalanması durumunda hastalık raporuna dayalı olarak anne yahut babadan yalnızca biri yönünden kullanılması kaydıyla bir sene içerisinde toptan yahut bölümler durumunda on güne kadar ücretli bahane izni verilir.”